Globalization efforts, socioeconomic concerns shaping cities, the integration of innovative technologies into planning strategies, and attempts to deal with increasing populations have added a “new breath” to planning concepts. Airport cities could be defined as examples of postmodern cities in metropolitan areas in which the airport (with its related departments) is centered as a focal point and other facilities encircle the airport hub up to 30 kms outward in a mutualistic manner. Considering the crucial role of airports in the 21st-century globalized world; travel activities such as international connections, business contacts, congresses, accommodation, and so forth should take place in a short time with easy access. Airport cities can provide all these elements without the need to go to the metropolitan city center and generate a new potential for the reconstruction and development of metropolitan areas. This study aims to investigate the basic information about airport cities with their spatial structure, components, general characteristics, environmental and economic impacts, and critical contributions to metropolitan areas through a theoretical framework. The study consists of three main stages in the framework of qualitative methods, such as data collection, comparison, and evaluation: (I) introduction and theoretical investigation of airport cities with their historical background, key concepts and characteristics, effects on the environment, and their role in sustainability; (II) inquiry into the theoretical knowledge through a case study (Stockholm–Arlanda Airport City); (III) and discussions on the potentials, possible impacts, and stimulating dynamics of airport cities regarding the future of metropolitan areas.
Keywords: Airport city, metropolitan areas; new settlement concepts; postmodernism; Stockholm.Küreselleşme girişimleri, şehirlerin geleceğini belirleyen sosyo-ekonomik kaygılar, inovasyon teknolojilerinin planlama stratejilerine entegrasyonu ve sürekli artan nüfus ile mücadele gibi güncel olgular; planlama yaklaşımlarına yeni bakış açılarının getirilmesine olanak sağlamıştır. Post-modern bir “yerleşim konsepti” olarak tanımlanan havaalanı şehirleri; merkezinde havaalanı birimleri ve bu merkez odağı 30 kilometre boyunca çevreleyen, doğrudan ilişki içinde olduğu diğer donatılar ve yerleşim birimleri ile özellikle metropoliten alanların çeper noktalarında yeni ve farklı yerleşme kurgularının ortaya çıkmasına örnek oluşturmaktadır. Havaalanı noktalarından uluslararası transferlere, günübirlik kongre-iş toplantılarına, alışveriş noktalarına ve konaklama birimlerine kısa sürede ve kolay erişebilir olma ihtiyacı; 21. yüzyıl küreselleşen dünya koşullarında havaalanlarının metropoller içindeki rolünü daha da güçlendirmiştir. Bu bağlamda havaalanı şehirleri, şehir merkezine gitmeyi gerektirmeden tüm ihtiyaçların giderilebileceği, kompakt, kendi kendine yetebilen potansiyel gelişme alanları olarak tanımlanabilmektedir. Bu çalışmanın amacı; havaalanı şehirlerinin temel kurgusu, mekânsal düzeni ve bileşenleri, çevresel ve ekonomik etkileri ile metropoliten alanlar üzerindeki olumlu ve olumsuz etkilerini teorik bir çerçevede inceleyerek metropoliten gelişim dinamiklerinde değişen eğilimler hakkında çıkarımlar yapmaktır. Çalışma; veri toplama, karşılaştırma ve değerlendirme gibi kalitatif yöntemleri esas alarak üç temel etapta kurgulanmıştır: (I) Havaalanı şehirlerinin oluşumu, tarihsel gelişim süreci, temel karakteristik özellikleri ve çevresel/ekolojik sürdürülebilirlik üzerindeki etkilerinin kavramsal okuması, (II) Elde edilen kavramsal bulguların Stockholm - Arlanda Havaalanı Şehri örneklem alanı üzerinden irdelenmesi, (III) Havaalanı şehirlerinin metropoliten alanların geleceğine dair potansiyelleri ve olası etkilerinin tartışılması.
Anahtar Kelimeler: Havaalanı şehri, metropoliten alanlar; yeni yerleşme konseptleri; post-modernizm; Stockholm.