Drawing refers to a cognitive activity in which understanding, expressing, experiencing and storing information is performed simultaneously. This article argues that drawing reveals an external and embodied memory while processing information about the environment in which the individual is experienced or constructed. Memory formed by drawing is defined as a memory transferred to the material that has the processing abilities of mental memory such as retention, reactivation and reconstruction of the information. The cognitive process revealed by the drawing includes both the action and the material drawn. In the research, this reflective process is covered through the “distributed cognition” approach which argues that cognition is not limited to the mind but occurs inside the relationship with its environment. With this approach, the present article focuses on the relationship between the drawn and mental representations while investigating the process of recognition and recollection in drawing. The research aims to experience memory formation through drawing in line with the theoretical approach presented. In this context, it questions how the memory that is actively revealed in the drawing process is formed by means of a case study. In the case study, memory traces formed in the drawings as a result of a defined series of drawing activities were observed, and how the spatial experience was represented on the material was analysed. As a result of the study, how the perception of the space is formed and how it is transferred to the material is evaluated in line with the presented theoretical approach.
Keywords: Distributed cognition, drawing; drawn memory; forming memory; traces of the experience.Çizim bilgiyi anlama, ifade etme, deneyimleme ve depolamanın birlikte ortaya konduğu bilişsel bir aktivitedir. Bu makale, çizimin bireyin deneyimlediği veya inşa ettiği ortam ile ilgili bilgileri işlerken, bu bilginin harici ve somutlaştırılmış bir belleği ortaya koyduğunu savunmaktadır. Çizim yolu ile oluşturulan bellek; bilgiyi tutma, yeniden etkinleştirme, yeniden yapılandırma gibi zihinsel belleğin işlem yetilerine sahip, materyale aktarılmış bir bellek olarak tanımlanmaktadır. Çizimin ortaya koyduğu bilişsel süreç çizim eylemi ve çizilen materyali kapsamaktadır. Araştırmada etkileşimli bu süreç bilişin zihin ile sınırlı kalmadığını, çevre ile kurduğu ilişkide oluştuğunu savunan “dağıtılmış biliş” yaklaşımı üzerinden ele alınmaktadır. Bu yaklaşım ile çizilen temsiller ve zihinsel temsiller arasındaki ilişkiye odaklanılmakta, çizimde tanıma ve anlama süreçleri araştırılmaktadır. Araştırma, çizim yolu ile bellek oluşumunu sunulan teorik yaklaşım doğrultusunda deneyimlemeyi amaçlamaktadır. Bu bağlamda yapılan olgu çalışması aracılığı ile çizim sürecinde aktif olarak ortaya konan belleğin nasıl oluştuğunu sorgulamaktadır. Olgu çalışmasında, tanımlanan bir dizi çizim aktivitesi sonucu çizimlerde oluşan bellek izleri gözlemlenmiş, mekânsal deneyimin materyal üzerinde nasıl temsil edildiği analiz edilmiştir. Çalışmanın sonucunda mekân algısının nasıl oluştuğu ve bunun materyale nasıl aktarıldığı sunulan teorik yaklaşım doğrultusunda değerlendirilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Dağıtılmış biliş, çizim; çizilmiş hafıza; hafıza oluşturmak; deneyimin izleri.