E-ISSN: 1309-6915
Volume: 19 Issue: 3 Year: 2024
Quick Search
Experiencing the Sanctity of Life in Josef Plecnik’s Architecture [Megaron]
Megaron. 2014; 9(2): 113-131 | DOI: 10.5505/MEGARON.2014.43153

Experiencing the Sanctity of Life in Josef Plecnik’s Architecture

Kezban Ayça Alangoya
İstanbul Bilgi University, Faculty Of Architecture, Department Of Architecture

In the continuity of time and space, those artists who touch the human essence with their works and/or ideas, continue to serve and influence all human life and enrich the actual art scene, even when the time of their own actuality has already passed. Among these artists, there are some who, although valuable, have not been granted sufficient recognition or are almost forgotten in our current time. The Slovenian artist Josef Plečnik (1871-1952), who touched on the essence of the human being and the sanctity of life through his architecture, is one of these. The poetry of Plecnik’s interpretations of humankind’s varied social activities reflects itself also through his choice and usage of materials. As a result, Plečnik’s architecture passes beyond the borders of time and space and helps enrich today’s architecture, art and social life. This article, which analyzes Plečnik’s sacred and profane buildings in comparison with ancient and Renaissance architecture, and Gottfried Semper’s ‘Style Theory’, also aims to be a starting point for the re-actualization of Plečnik’s body of work, through which the observer and the user touch the sacred dimension of universal life.

Keywords: Architectural poetry, sacred spaces, the universal language of architecture and the sanctity of life, the expressive power of materials

Josef Plecnik Mimarisinde Yaşamın Kutsallığını Deneyimlemek

Kezban Ayça Alangoya
İstanbul Bilgi Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü

Dünyamızın coğrafyasının aslında ülke sınırlarıyla bölünmemiş bütünlüğü ve sürekliliği gibi sanatçılar ve fikir sanatçıları olan düşünürler olmak üzere tüm insanlar din, dil, ırk ve milli sınırlarla ayrışmamış bir dünya topluluğu olarak görülebilir. Sahip oldukları düşünce ve duygularla bireyler, barındıkları farklı kültür ve geleneklerle de topluluklar ya da milletler dünya hayatının zenginlikleridir ve dünya tarihinin vazgeçilemez öğelerindendir. Yeryüzünde ya da zamanın sürekliliğinde güncel olan yerden ve andan uzaklarda kalmış da olsalar, eserleri ve fikirleriyle evrensel değerlere temas etmiş sanatçı ve düşünürler tüm insanlığa hizmet etmeyi sürdürürler.
Slovenya doğumlu Josef Plečnik (1871-1952) insanın ve yaşamın özüne mimarlık üzerinden temas etmiş böyle mekan sanatçılarındandır. Antik mimari, Rönesans ve Gottfried Semper’in Stil kuramından ilham almış Plečnik’in şiirsel mimarisi, gerek kullandığı malzemeler gerekse yaşama ait programları yorumlaması bakımından zamana ve yere ait sınırları aşar ve güncel mimari dile kendini zenginleştirme olanakları sunar. Plečnik mimarisinin güncelleşmesi yolunda bir başlangıç olmak üzere ele alınmış bu makalede kendisinin bazı dinsel ve dünyevi mekânları yaşamın kutsallığını görünür kılmaları bağlamında incelenmiştir.

Anahtar Kelimeler: Mimarlık ve şiirsellik, kutsal mekânlar, mimarlığın evrensel dili, malzemelerin anlatım gücü

Corresponding Author: Kezban Ayça Alangoya, Türkiye
Manuscript Language: Turkish
×
APA
NLM
AMA
MLA
Chicago
Copied!
CITE