The transformation of Beyoğlu which started in the mid-XIXth century as a part of modernisation process of the Ottoman Empire can be defined as a period in which different typologies on architectural and urbanistic scales are observed and consequently, during the same period, the very first examples of apartment buildings and arcades inspired by occidental references to appear in Ottoman architecture. This study mainly focuses on these arcades as well as passages, dead-ends and sites, which are still a part of the vitality of Beyoğlu with their semi-public and multifunctional aspects. It also analyses the motivations behind their construction, their incorporation into the existing urban tissue and their functions. The main aim of this study is to answer the absence of research on the integration of these buildings at the urban level. Moreover, this study targets to create a database on these samples that are considered specimens representing the passage from traditional Ottoman hans to Occident-inspired arcades. This database can be used in future studies that will deepen the study on the subject. Another point is to show the social and commercial potential created by the incorporation of these spaces, to encourage new projects of the same order. The present phase of the rapid transformation of the Beyoğlu brings a heavy sequence of restorations and demolishments, which results in many cases a partial or total loss of functionality of these constructions. This fact is another motivation for this study and adds a hint of emergent necessity. The methodology applied here is the “building typology-urban morphology” approach, which is based on a system of interdependence between architectural and urbanistic scales. Researchers who developed the typology-morphology approach analyse the logic that shapes a city on the basis of relations between the whole and its parts. According to that approach, different phases of typology research are the following; making an inventory of samples, generating clusters, comparing samples and regrouping similar specimens. In this survey that concentrates on arcades, passageways, dead-ends and sites, foremost a geographic parameter is defined and 23 buildings and/or buildings complexes that are constructed before the beginning of the XXth century, were elected. One of the most important findings of this survey is the motivation to build these arcades. Although the investors were targeting, exactly like their occidental pairs, to create more comfortable and attractive commercial spaces, isolated from the disadvantages of the streets and open-air areas, they were also financially speculating on the rarity of habitations in the same districts. As a result, these edifices propose more residential solutions than similar buildings in occidental cities. These buildings and sites belong to the individuals and this specificity separates them from the traditional Ottoman hans that belong to foundations. On the other hand, the way that they integrate the urban area imitates hans. Nevertheless, studied samples resemble the occidental ones in the way of the following points; making accessible the central part of the city block, creating public spaces in individual properties, creating its own distribution system and creating access between disconnected parts of the district. From the historical point of view, 9 out of 23 samples are identified in the cadastral plan of 1858 1860. The majority of them were built after an elaborate preparation and evaluation of the potential of each and every parcel, the definition of their existing cadastral situation, and the possibilities of creating easy and continuous pedestrian access. As a result, they were easily integrated into the urban environment. Relatively recent samples are usually individual buildings or arcades between two streets. Most of the time, they were constructed on empty parcels that had no prior arcades or dead ends. This information indicates a possible change of form in respect of integration to the urban tissue throughout the period examined. The form of the arcade of an individual building is closer to a defined geometrical form compared with earlier examples and the crossing of this type of passageway usually has the same defined geometrical form. Contrarily, earlier samples follow the existing urban tissue and try to find the easiest way to provide fluid pedestrian access within the limits of the urban environment. The intention of this study is to contribute to the existing technical literature which is solely focused on the architectural issues, by its original global approach that deals with the functionalities of arcades, passageways, dead-ends and sites and their incorporation into the existing urban environment.
Keywords: Beyoğlu, vitality; multifunctionality; morphology; arcades; typologyBeyoğlu’nun 20. Yüzyıl başına kadar geçirdiği dönüşüm süreci içinde, kentsel ve mimari dokusunda gözlemlenen konut-ticaret kullanımlarının bir aradalığına dayanan “yeni” yapı tipleri olarak pasaj ve siteler ile bu yeni yapı tiplerine kentsel dokuda eklemlenen çıkmaz ve geçitler çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Pasajların ve sitelerin çok işlevli ve yarı kamusal/özel mekânlar olarak Beyoğlu’nda hangi motivasyonlarla inşa edildikleri, kentsel dokuya nasıl eklemlendikleri, Avrupa kentlerindeki benzerleri ve geleneksel Osmanlı hanlarından nasıl etkilenmiş oldukları çalışmanın başlıca soruları olarak ele alınmıştır. Çalışmada ayrıca, pasajları kentsel dokudan soyutlayarak yalnız yapısal özellikleri ile ele alan mevcut literatüre, bu yapıların kentsel dokuyla nasıl bütünleştiği bilgisinin eklenmesi de hedeflenmiştir. Bu hedef doğrultusunda Taksim ile Tünel Meydanları arasındaki iki önemli cadde olan İstiklâl ve Meşrutiyet Caddeleri izinde ve Kuledibi ile Karaköy’de 1905 tarihine kadar inşa edilmiş pasaj, geçit, çıkmaz ve sitelerden oluşan 23 örnek incelenmiştir. Çalışma yöntemi, mimari mekânın oluşum mantığını kentsel dokudan ayrıştırmadan anlamak üzerine gelişen tipoloji-morfoloji yaklaşımı olarak belirlenmiştir. Bu yaklaşımı geliştiren İtalyan-Fransız ekolünün belirlediği; envanter oluşturma, birimlerin oluşması, karşılaştırma ve benzerlerin gruplaması aşamaları ile araştırma bulguları tartışılmış ve örneklerin kentsel dokuya eklemlenme biçimleri arasında üç ayrı eğilim belirlenmiştir. Bu gruplar, iki yol arasında geçit sağlayan tekil yapılar inşa ederek geçit oluşturulması, iki yol arasında yapı grupları inşa ederek geçit oluşturulması ve yeni inşa edilen yapı ile mevcut çıkmazın geçit haline dönüştürülmesidir. Sonuç olarak incelenen örneklerin Osmanlı geleneksel hanlarından aldıkları referanslar kadar Batı’da endüstri devrimi ile biçimlenen pasaj yapılarından da esinlendikleri ve dönemin konut gereksinimi ile örtüşen bir anlayışla ticaret mekânları kadar konut arzı da yarattıkları anlaşılmaktadır. Yapıldıkları dönemde, Avrupa’daki örneklerdeki gibi ticaretin düzenlenmesinden ziyade kâr getiren projeler olarak görüldükleri düşünülmektedir. Ancak kente eklemlenme biçimleri kamusal alanın kullanımına oldukça zengin bir yorum getirmekte ve bölgenin canlılığına bugün dahi katkı sağlamaktadır.
Atıf için yazım şekli: Öncel AD. Multi-functional semi-public spaces in Beyoğlu: Arcades, passageways, dead ends, sites. Megaron 2022;17(2): 313–340. [Article in Turkish]