With the intertwining of rural and urban areas, new concepts have emerged about rural areas and agricultural production. New approaches have been created to restructure agricultural production and define agriculture as an urban activity. With the help of these approaches, regulations aimed at the applicability of urban agriculture began to appear on the agenda of both central and local governments. It is understood that in order to meet the economic and social demands arising as a result of rapid urbanization processes in a reliable way, urban development plans and regulations at the local government level are needed. In this context, many countries regard urban agriculture as an important strategy in their urban policy arsenal because of its contributions to urban food safety, local sustainable economic development and decreasing urban poverty. This study explores the concept of urban agriculture and its applicability in metropolitan cities where rural and urban land meet. Within this framework, changes to contemporary legislation and the changing role of local governments in urban agriculture practices are also discussed. The importance of urban agriculture practices in sustainable urban development policies because of their social, economic and environmental impacts is emphasized. In conclusion, it is noted that just as agriculture and agricultural production are becoming an area of study for local governments, metropolitan municipalities are also becoming important actors in matters related to agricultural production in Turkey.
Keywords: Urban agriculture, self-sustaining cities, sustainable development, local governments.Kırsal alanların kentsel alanlarla iç içe geçmesiyle birlikte kırsal, kırsallık, tarım ve tarımsal üretime yönelik yeni kavramlar gelişmektedir. Dünyada tarımsal üretimi yeniden biçimlendiren ve kentsel tarım kavramıyla birlikte de tarımı yeniden kentsel faaliyet olarak tanımlayan yaklaşımlar oluşmuştur. Bu yaklaşımlarla kentsel tarımın kentlerde uygulanabilirliğine yönelik düzenlemeler gerek merkezi ve gerekse yerel yönetimlerin gündeminde yer almaya başlamıştır. Hızlı kentsel büyüme süreciyle birlikte gelişen ekonomik ve sosyal ihtiyaçların sağlıklı biçimde karşılanması, kentsel kalkınma planları ve belediyeler ölçeğinde hayata geçirilecek düzenlemelerle mümkün olabileceği görüşü ortaya çıkmıştır. Bu kapsamda kentsel tarım; kentsel gıda güvencesi, yoksulluğun azaltılması, yerel ekonomik ve sürdürülebilir kentsel gelişmeye katkısı nedeniyle dünyada birçok ülkede sürdürülebilir kentsel gelişme politikalarında önemli bir strateji olarak görülmektedir. Bu çalışmada kentsel tarım kavramı tartışılmakta, konunun Türkiye’de kırsal ve kentsel alanları bir arada içeren günümüz büyük şehirlerinde tarımsal alanların ve tarımsal üretimin sürdürülebilir kılınması yönünde uygulanabilirliği tartışılmaktadır. Bu kapsamda çalışma yerel yönetim yapısındaki güncel değişikliklerle birlikte kentsel tarım uygulamalarında yerel yönetimlerin değişen rolünü tartışmaktadır. Çalışmanın sonucu olarak; sürdürülebilir kentsel gelişme politikalarında tarımsal üretimin sosyal, ekonomik ve çevresel sürdürülebilirliğe etkileri nedeniyle kentsel tarım uygulamalarının önemi ortaya konmaktadır. Tarım ve tarımsal üretim yerel yönetimlerin çalışma konuları arasında yer almaya başlarken, Türkiye’de tarımsal üretime yönelik konularda büyükşehir yönetimlerinin de önemli bir aktör haline geldiği sonucu ortaya konmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Kentsel tarım, kendini besleyebilen kentler, sürdürülebilir gelişme, yerel yönetimler.